24 Kasım 2010

..Üstümüze yağanlar...*


Sana bir boyun atkısı gerek. Çünkü kış geldi.
Ve sular bir uzun geçmişe hazırlanır. Nerdeyse.

Bir çocuk ölür. Bir kadın hastalanır. Odalar

bulutlanır.

Su içmekten. Uzak. Bir köfte kokusundan

İnsan
uzak

bir memleket havasından.
Belli belirsiz bir şeylerden utanır.

Yapışkan ve dayanıksız bir vidanın eşliğinde

Gece.

Hatırlarız bir günlerde üşümediklerimizi.

Üşümeyeceklerimizi.


Kimilerine bir şarkı gibi gelir bütün bunlar. Oysa.

Bir kez daha söylüyorum üstümüze yağanları.

Uzuneski.

Olumsuz. Güneşe aykırı.

Haziran mintanları. Kopkoyu kent garları.

Alınıp götürülenler. Yerlerine konanlar.

Anladığımız ve.

Şaştığımız kalabalıklar. Bir korku

aşka benzer yalınlığı. Bir korku.

Kuduz korkusu gibi sudan.

Bir korku.

Semercilerin. Bakırcıların. Nalbantların. Arzuhalcilerin.
Kantarcıların ve demircilerin ve çilingirlerin.

Parmakçıların dinsizlik korkusu. Takunyecilerin.

Bir odada kalanların ölüm korkusu.

Bileycilerin, bezzazların ve ölü yıkayıcıların.

Ve pazarcıların. Gökyüzü korkusu.
Bütün garipliğiyle esnaf çarşılarının

ve uygunluğuyla ve yenilmişliğiyle

bir sancı gibi dolanır içimizi.

Yarı aç yarı tok dolaştığımız bir Ankara'da
Bir haşhaş gibi sanki. Bir acı su.

Bir yağmur cömertliğiyle Anadolu'dan

dolaşır içimizi.

Onların akşamları.


Yaralı olmak

yerinde olmamak

uzun gecikmesi son kesinliğin

bir sabah biliyoruz elbet neyi bölüştüğümüzü

göz göze

bakışınca. Biliyoruz

neyi bölüştüğümüzü.

Konuşmasak da.


Şimdi tutalım bu diriliği artık. Zamanıdır.

Zamanıdır. Neredeyse kar başlar. Küçük kuşlar ölür.

Semerciler ve dilsizler ölür.

Seninle ben kalırız. Yeni bir yaşamaya.

Gökler ve kentler ufalır. Seninle ben kalırız.

O şarkı sanılanlar bir kavga halini alır.

Neredeyse kar başlar.

Birini düşünür gibi oluruz. Biliyorum

Ellerin de üşür. Biliyorum ama

Isıtabilirsin onları. O ateşte.

Hazırsın da. Biliyorum. Ama

sana bir boyun atkısı gerek. Kış geldi.


Turgut Uyar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder