29 Mart 2019

carpe noctem



Haklısın demiştim gözlerinin içine bakıp, sana duyurmadan.
Daha fazlasıymış. 
Bu hem güneş sıcaklığı, hem hafif titreten bir rüzgâr, hem görmediğim bir renk, hem bilmediğim sözcüklerle öylece kalakalma şaşkınlığıymış.

Nerede, nasıl bir bağcıkla bağladığımızı düşünüyorum o kıyıyı bu kıyıya. Bilememekten tedirgin olmuyorum; bu iyi. 
Öylece esmek iyi, 
hoşuma gidiyor diye dalgalanmak iyi, 
deniz olmak iyi, 
mavi hep iyi, 
sebebi sonuca bağlamaya gerek olmaması iyi, 
burada durmak iyi, 
burada uçmak iyi,
burası iyi.

Kokusunu sevdiğim akşamlar, tadını sevdiğim geceler, damarımda yürüyen güneşler, şarkılarını kana kana içmeyi özlediğim gök yüzleri. Göğün yüzleri.  
Ve şimdi tenime bitişik. 

Ve şimdi hiçbir şey daha önemli değil;
iyilikten, sağlıktan, bahardan, kırlardan, tatlardan.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder