3 Ekim 2009



Derman değilim güneşsiz yaz sonralarına...
Yağmurla katmerlenen dalgalarımdan doğuruyorum yediveren düşlerini ve kalem kırdığım gece nöbetlerinden öpüşler taşıyorum delik ceplerimde...
Yıldızlarla oyaladığım saçlarıma değen nakış göz, kahve kokusu, biraz deniz tuzu...
Sarmaşık alevlendirdiğim bahar, tenimin döngüsü, mevsim ortası... Parmaklarım toprak, saat dokuzu itekliyor, silkeliyorum eteklerime sarılan kumral tozunu hasretinin...
Yastığından kaldırdığım saçlarım, köprücük kemiğinin yuvasındaki sıcaklığa sokulur... Dokunur eflâtun düş, mavi gök, kurşunî ağırlığı gitmelerin...
Bileğimde yolculuğu bekleyen biletlerle, ağrılı vedalar, omzumu açıkta gören avuçlarının derin su sesi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder