4 Mayıs 2006

peşi sıra giderken birden perşembe

Coşkulu bir kalabalığın içinde parlak bir kırmızı... Sönük olup olmamakta kararsız.. Parlaklığının ardında gizli bir kan gölü... Kelebeklerinin ölümünün ardından hayalleri öleyazmış bir küçük kızıl gelincik, kanayan...

İçimde dolup taşan bir ağrı
Sana akan kanın için bir karalık
Hani gelinciklerin dibinde olur ya inceden inceden
Karanlık

Bugün de işte öyle bir gün.. İçimde dolup taşan duyguyu tanımlamaktan korkar bir halde devam ediyorum soluğuma.. Bugün perşembe.. Perşembeleri sevmem.. Yine de gülümseyebilme saadetini yaşamak.. Güzel bir gün olduğu inancını taşıyabilmek..

Baharın getirdiği hafif serinliğe bırakmak düşlerini ve geleceğin kaygısından çok geleceğin ümidini düşünmek..

Geçmişin hesaplaşmasından çok geçmişin tatlı anları usunda, ılık sularında kalbinin yol verip yolculara bir ufak tebessümle...

Bugünün yeni bir soluk olacağına dair düşlerimle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder