11 Ağustos 2015

artık



Minik bir çanta, pekâla bir gardroba dönüşebilir. Bu bilgiyi edineli epey oluyor. Öğrendiğimde ya da kanıksadığımda hüzünden çok, kalbimin serseri zevklerine eklemlenmişti. Sonradan anladım; aşktanmış o. Çekip gitmenin tutkulu görünmesi de öyleymiş belki. Bir gün kendin çekip gittiğinde tutkudan başka bir şey hissediyorsun çünkü. Daha boşluklu, daha göğüs kafesindeki havayı evire çevire döven bir şey.

Şimdi bir çantayla gitmiyorsun. Bir çantayla dönüyorsun. Ama üç gün, ama beş gün. Bir kere kapıyı çektiğin ve sonrasında her gidişinin gönülsüz dönüşler olduğu yerler var. İsminin değil de cisminin silindiği, kimsenin de bu eksiklikle eksilmediği yerler. Kırgın unutuşlar, iz bırakmamanın hafızasızlığı. 
Bir zamanlar anahtarı yalnız sendeyken, bu zamanlar bir çantayı kendi dışına dahi taşıramadığın yerler. Sığamadıkça utandığın, ağzı kapanmadıkça ondan da vazgeçmeyi düşünebileceğin çantalar...

Zaman insanı çok azaltıyor.
Arzularını, sözcüklerini, öpüşlerini...

Şimdi kalbini okşayabilmiş bir ana koşup sımsıkı sarılmak isteğinde giderek soyunuşundan sahip olduklarını. Çıkara çıkara yürüdün yollarda, üzerinde ne varsa, vazgeçe vazgeçe... Şimdi öyle üşüyorsun ki kendinden, bir sarılsan ona... Zaman duracak, tenin ağustosu öğrenecek, kalbin unuttuğun, o fırından yeni çıkmışlıkla kızaracak, mis gibi kokacak belki de caddenin ara sokaklarında yuvarlanan adımlarınla yeni gün. Bir sarılsanız geceye batıp, gündüzden taşacaksınız.

Bir sürü hikâyeden neyin sıyrıldığını biliyorsun. 

Üzerinden ata ata geldiğin şeyleri görüp sadece şiir giydiren bir şey var onun uykusuzluğunda. Fazla olan hiçbir şeyin bulandırmadığı bir su olabildiğini görmenin şaşkınlığı. Beraber temizlendiğini hissetmek belki. Zamanı, doğruyu, gerekliliği, bir koca dünyanın yerlilerini sonsuz bir uçarılıkla kenara bırakmak.

Umrumda değil.

Bazen olmuyor.

Bazen başka şeyler oluyor.
Bazen olan, içimin çantasını havada tepetaklak sallıyor. 

Neyim var, neyim yoksa, artık yok.
Geriye bir tek ben kalıyorum.

Şimdi..;

"Al beni ne yaparsan yap..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder