24 Haziran 2015

sagu.


Yağmura karışıp, sonrasında güneşe çıkamıyorum. Dün bir bahar parçasını teselli etmeye çalışırken, bugün kendi yaz dilimlerimi dudaklarımın arasına koyamıyorum. Öyle ıslağım ve öyle kapalı kaldım ki kalın duvarlar arasında, rutubetlenen kalbim olmasın diye kâğıt havlular bastırıyorum göğsüne nefesimin. 

Ağrılar saplanıyor maviye, oysa ben turuncular batırmak, haziran kanepeleri yapmak istiyorum hafif meyve kokan, davetkâr. Kapılıp gidilecek yollar açmak istiyorum dalgaları sağa, sola ayıra ayıra. Sözcüklerinin anlamını bir yere vardırmayacağımız şarkıları, beceriksiz dudak büküşlerle kıvırıp ıslık yapalım. Gözleri aydınlıktan kısılmış, bileklerine gelişi güzel sararık çim parçaları yapışmış, dağınık ve hindistan cevizini andıran kumlu kokusuyla salınsın gün...

Kurutulmalı ve yaza hazırlanmalıyım; kalbimin sağlam bir kısmından vişneler toplayarak, reçellere...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder