7 Ocak 2015

çok geç' değil


Kimin başlangıcı, neyin temize çekilmesi bilmiyorum. Zamana yüklediğimiz suçları, yine zaman kendi kendine üzerinden atıyor. Kabuğu da zaman bağlıyor, kaşıyıp kanatan da yine o. Her ne ise, nasılsa, inandığımız başlangıçlar var.

Şimdi 25 seneyi önüme serip de dolu dolu "evim" dediğim yerde sıcaklığın -18'i bulacağını gördüm. Evimdeki çocuk, evden okula giderken ölmekten korktuğundan bahsediyor. İl sınırlarında, kasaba tabelalarında kalıyoruz. Çatıların temizlenemediği bir kışla başladık o yeni şeye. Burada biraz daha şefkatli görünüyor pencereden zaman. Yine de sevdiğim bir şeylerin, diğer sevdiğim şeylerin ayağına bağ olması hoşuma gidiyor değil. Beraber sevebileceğimiz şekilde tasarlanabilse keşke gidişatlar.
Onu mümkün kılamadığımızdan zaten hep bu kırgınlık.

Neyse. Demem o ki sahiden beyaz bir sayfa açıldı gibi oldu.
Yıl değişti ve toprak her şeyi hareketsiz bırakacak kadar beyaz.
Ara verdim zorladığım kapıları iteklemeye. Bir süre. Şimdi geri döndüm.
Bu süre zarfında yeniden kalbimde ayinler düzenlemeye karar verdim.
Bir şeye inanmayı öğrenmek zaman alıyor.
Kendine inanmayı öğrenmek bir ömür sürebiliyor.

Dışarıdan bakıldığında, başka bir şey göründüğümü fark ettim en son.
"Sen şöyle bir insansın." cümlelerini hafife almam. Aynadan kendini görmek de bir mesele çünkü.
Şöyleymişim.
Bilmiyordum ama hoşlandım.
Öyle olmaya çabalayabileceğime kanaat getirdim.
Kitap aldım.
Mevsime baktım.
Kalbimi açtım.
Kişisel geliştim birkaç bir şey.
Şiirimi okudum.
Şarabımı içtim.
Renkli iplerle düğümler attım.
Güç toplamak değil, başka bir şey için inanç toplamak. Evet bunu yaptım.
Hiç değilse başladım.

Bu yıl.
Açık olsun.
Şans, söz, yol, kalp.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder