14 Ocak 2008

...deniz olacaksın oğlum/ bulutuyla gemisiyle/ balığıyla yosunuyla...(N.Hikmet)

Bu şehirden çıkamıyorsun... Ne içine alıyor ne de dışına atıyor... Her şey sokaklarda yaşanıyor bu şehirde, sokaklarda körfez değiyor tenine... Gençliğinin ardında derin bir hüznü var bu şehrin, iç kanatan bir hüzün... Kaybettiğini bulduğunda sarmalıyor seni, her kaybedişte zindan oluyor... Huzurunun yanında sürekli dikende tutan bir enerjisi var bu şehrin... Rengini belirleyemediğin gökkuşakları, her mevsimi yaz sanılan bir havası var, usuldan usula cinayetler işleten ve yeni bebeklere ömür veren... Aşkın ve nefretin yakınlığını milim milim hissettiren bir kaçınılmazlık... Hem kardeşini verir sana bu şehir hem katilini... Her mevsim alkol akar bu şehrin insanının damarından... Körfezden kadehe, kadehten körfeze... Gece palmiyelerin hışırtısında menevişleriyle dertleştiğin şehir bu şehir... Gidilmez, bırakılmaz bir şehir değil bu şehir, gidersin kaçarsın ama sızısı kalır, her fırsatta ben oralıydım dersin göğsünü gere gere, dönmeye cesaretin olmaz, vefasızlığını uzaktan ismiyle oyar içine... Giden özler bu şehri, özlemiyorum diyen zaten buranın sokaklarında aşk yaşamamıştır... Sokakları, körfezi, körfezinde yosunu, yosunuyla balığı, balığıyla rakısı, rakısıyla sevdası, efesiyle coşkusu, kederiyle gözyaşı, sevdası sevdalısı... Seviyorum seni İzmir, kaybettiklerimi geri veren adın, yitirdiklerimin acısını hissettiren insan yanın, ve sana tutuklu kalışımla seni seviyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder