20 Mart 2007


“Yüzünde yaşam izleri vardı/ Sevdim onu görünce birden/Eski bir şarkıyı söylüyordu/As tears go by…” Vurgun yedim kendi sularımda. Değdiğinde, goncalar açan dallarım bahara bebeksiz girdi. Dalları kiraz basmasına yakın, sustu fısıltısı rüzgârın, tanımsız bir beklemeye girdi garlardaki lokomotifler. Bir yankı halinde şimdi renklerin, çarpar tenime, geri döner, usuldan bir yeşildir içimde ovalarım, ılıktan akar kilidini kaybettiğim sular… İsmime mühürlü efsanelerin olasılıksız kahramanlarına kötücül zakkumlar iliştirmişler. Amforalara saklı maneviyatımda saklanan çılgın bir renk cümbüşünü bastırmaya çalışan beyazların ardında tanımamak, anımsamamak istediğim isimler ve bunu engelleyemeyen bir imkansızlık. Sevmiştim, çok sevmiştim, renklerine inandığım bir coğrafyanın kıvrımlarında otururken. Saçlarıma iliştirdiğinde kan güllerini, kızılına kızıl katmıştı damarlarımdan akıp gidenin… İşte o an, “sus dedim ama olmadı/ kalbimden ismin geçti/ kimseler duymadı/ çiçeklerin kokusu/ dalgaların şarkısı/ rüzgârın fısıltısı/ bir sana bir de bana…”… Bekledim, sıkıntımı örterek, bekledim, silüetleri renklendirme çabasında, saatlere mühürlenmeden, damgalamadan üzüntülerimi bekleyişime, bekledim. Dakikalar asır oldu. Soru işaretlerindeki önyargıları silmek istedim ve bekledim. Yüzümden akan yağmur damlaları durmadı, ‘nakarat gibi’, ‘nakarat gibi’… İç yakıcı bir şerbet oldu dudaklarımda bir Kordon havası., akşam serinliğini kapayan sıcaklığında. Maviden yeşile çalan, camgöbeğinden bilyeler saçıldı sulara, menevişler süsledi çalkantıları. Zamana inat yok olmayan kıvılcımımda kavuniçi özlemler… Düşündüm durduğum yeri, rotamı düşündüm uzak denizlerden bakarak. “En küçük bir ses bile sanki gök gürültüsü/ içim kıpır kıpır/ deniz kıpırtısız…” Zeytin ağaçlarının gölgesinde , toprağa dokundum. Hayatın sana verdiklerine nazır… “Sahiden hiç olmadan, her şey olunmaz mı?” Usuldan bir peri tozu saçıldı yarıçapı goncalarla kaplı çemberime. Sana “Hoş geldin” deme özlemiyle, kendime olan eflâtun sözlerimle, gecenin lacivert kadifeliğinden sana uzanan birkaç nazlı cümle olmak istedim… “Gece giderek yayılmaktadır/ yıldızlar herkese göz kırpmaktadır/ güzellikler paylaşılmak ister/ sevdiğim uzakta belki uyumaktadır…”



** Fotoğraf: Kevin Abato/ Take My Hand

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder