26 Haziran 2006

Zamanı peşine takarak dansa doğru


İri dalgalara karşı koşuyorduk, kumların bejliğinde bir kaç izdi hayat.. Belki güneşin kavurduğu kumsallardı tadını almak istediğimiz..

Renkler birbiriyle çılgınca dans ederken, denizin tokatladığı sahilde iki yabancı.. Mesafedeki tek gerçeklik... Mavinin tonlarına doğru bir açlık.. Gümüş akan gecenin koynunda...

Zamandı yakalanmak istenen... Sadece zaman.. doğruluğu ya da gerçekliği belirsiz zaman... Farklı coğrafyaların icadı zaman... Ona doğru koşuyorduk.. Zamana...

İlkbaharın sarıyla mavinin karışımdan oluşmuş tonlarındaydık geceleri.. Güneşin doğuşuyla sarıdan kırmızıya bir geçiş... Sarıdan sarıya bir uzantıydı hayat...

Bekliyorduk.. Bir trendi ömür.. Trenimizin gelişini bekliyorduk.. Ve törpülüyordu hayat zamanın çıkıntılarını... Birlikteydik törpülenmiş kan birikintileriyle..

Bir kaleydoskopun deliğinden izlediğimiz şölendi hayat.. Boncuk kırılması, renk yansıması insanın içini donduran gecede...

Bir kaç notaya sığınmıştı özlem... Sana el süremeyen bir soyutluğun peşindeydin çoğu zaman...

Arzuyla ideali birleştiren bir kalem darbesiydi hayat. Beyazın üzerindeki kara çiziklere dokunurken griyi görebilmenin kıyısındaydık çoğu zaman...

İlhamını kamçılayan bir kaç düşe tutunmaktı.. Uzağındakine ulaşma arzusunun sana sunduğu kumdan kaleler, buzdan heykeller, renklerden gökkuşağı yaratma dürtüsüydü..

Renklerdik... Soru işaretleri ve bitmeyen cümlelerin sadık noktalamaları...

Ve adım atma isteği.. Sana, geceye, ileriye, hayata, yaratma arzunu kamçılayan zamana...

Tekrar dans.. Bir kaç notaya sığdırılmış yaşamlar vardı... Bir kaç notanın birbirine tutunarak yarattığı hayatlar vardı...

Bitmeyen öyküler ve unutulmayan dizeler vardı...

Unutmak: İnananlar için Tanrı'nın, inançsızlar için doğanın en büyük armağanı demişti zeytin sevdalısı bir portre...

Unutulmaya değer ve unutulmamaya değerler vardı. Zamana karşı koyabilen ya da zamanla düet yapanlar...

Zor bir soluktu hayat, bir dansın figüründeydik yansımalarla ve zamana adım atmanın peşinde hayata sevdalı...

Sadece "es" zamana doğru...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder