29 Şubat 2016

ş.


Kırıldı. İncecik bir şey değildi. Kuvvetle bastırdık, bastırdım. Zorla kırdım.
Aklıma, doğum günüme ilişen ayrılık şiirleri geldi, yol'a dökülenler, toplanamayanlar.
Aklıma çok şey geldi. En çok otuz beş yaşım. Ve şimdi taşımakta zorlandığım yirmi sonlarım.
Kalabalıklarda burnuma çarpan kokuların ortasında, bile isteye kalbimi düşürdüm. Bile isteye kaybettim. Ağır geliyor diye onsuz olmayı seçtim. Belamı verecek bir şey aradım, istikrarına sağlık, onun için bile bulamadım.

En iyisini bile bile ortalamaya razı olmak zavallılığına kadeh kaldırmaya karar verdim.
Siz bunu alışkanlık haline getirmeyin.

"Her şeyi yerli yerinde, tıkır tıkır işleyen bir hayat kurduğunda, o hayatı yerle bir edecek bir felaket kurgulamak da farz olur."

4 yorum:

  1. Bir seviden vazgeçmek yada vazgeçmek zorunda kalmak ne acı.
    Kısa, öz ve güzeldi. Yüreğin dert görmesin...

    YanıtlaSil
  2. Öss ye hazırlandığın postlarını hatırlıyorum da tebrik ediyorum .. Hala yazıyorsun ne güzel keşke bende devam etseymişim 2010 dan bu zamana kadar dönüp baktığımda güzel hikayelerim olurdu

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şahitliğiniz ne güzel, mutlu oldum yeniden buluştuğumuza. Hikâyelerinizin bir molaya ihtiyacı olmuştur belki..? Kaldığımız yerden devam etmek de var ama, olsun.

      Sil
  3. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil