23 Ekim 2006
"yağmurkuşugillerden biri"...
Sonbahara aşık olmuştu, kavuniçi yapraklar arasında usuldan bir tango... Etrafa saçılan kızıl gül yaprakları kadınının kokusunda... Ayağının çizdiği bir aşk ritmindeki şiir dizeleri... Erguvanına sapladığı pembemsiliğin kokusunda bir sarhoşluk... Kendine ya da erguvanî ılıklığına saçtığı inciler...
Günün birinde kulağına fısıldadı: "Eflâtun..."
O yaz sonu,yıldız geçidi bittiğinde, deniz sahili döverken kulağına fısıldadı: "Sahildeyim, seni izlemeye geldim..."
Baharın göbeğinde, coşkun bahar yağmurlarının büyük bir şevkle doğurduğu çiçeklerinin arasında kulağına fısıldadı: "Erguvan..."
Eflâtundan bir denizin erguvanî ılıklığında istemişti dizelerini...
Dizeler döküldü, adalara yayıldı, eylül akşamlarında günbatımı hatıraları, kokusunda akasya, arınmış bir su gibi berrak ve coşku hüküm sürerken mevsimlerde...
matematiğin karmaşık kıvrımlarından doğan bir sevda işlemiydi gizlenen... Gecenin koynunda susayan bir martı, hıçkırıklarını yıldız olarak saçan gümüş bir ay...
Saklıydım bir temmuz sabahının ilk ışıklarında, bir çamaşır ipindeki iki havlunun ıslaklığında, sabırsız bir dizenin söyleyeceği utangaç duygulara, şehirlerin birbirine dolandığı renklerde...
Sabırsızlığımın sabrında, kalemime dolanan erguvanlarda...
-Deniz
Odada
Neydi onlar,açmalık belki;
Camekânda neft, güherçile,
Belki de rum ateşi.
Yanıbaşımızda
Bir su akardı eli serçeli,
Sepetler tıklım tıklım havlu, bez;
Öpüşlerde yeniden çizerdim seni.
Üstümüzde
Uzayıp giden çamaşır ipini
Kimi ben görürdüm, kimi sen;
O ipti işte aşkın yazı dili.
Dünyada
Bakışımlıydı, çocuktu bedenlerimiz;
Ezilir ezilirdi aralarında
Yağmurkuşugillerden biri.
Cemal SÜREYA
***resim:Abidin DİNO
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
bu aralar çevremdeki herkeste bi Cemal Süreyya modasıdır gidiyor.. ve adamdan anlamayan bi ben kaldım.. kendimi feci halde anlayışsız hissediyorum :(
YanıtlaSil