Hayata dayanmış taşların arasından bir su gibi sızıp geçmek.. Bunu başarabildiğimizde bizde o taşlardan biri olmak için ufak çakıllar arasına gireceğiz...
Anneler gününü geride bıraktık. Anneannemi özledim. O kadar çok özledim ki.. Bu sene, bu anneler günü bence kötü geçti. Annemleydim ve bu bana huzur veriyor. Ama gereken özeni gösteremedim. Babaannemle konuşamadım. Yengemle ve teyzemle konuşamadım. Anneanneme anlatamadım... Anneanneme yazamadım... Anneanneme sarılıp "Bak nerelere geldik gülüm?" diyemedim.. "Kaçarsın sen birine" derdi bana, "Unutursun sonra beni" derdi... Unutmadım seni anane... Özledim ben seni.. O kadar çok özledim ki... Sana o kadar çok ihtiyacım var ki... 8 senedir hiç olmadığı kadar çok ihtiyacım var. Bir yanım uçurum bir yanım sel... Bir yanım hayat bir yanım ateş... Ne olduğu bilinmez bir yolda ilerliyoruz şimdi. Herkesin kafasında milyonlarca soru işareti.. Rüzgarlar bile çaresiz. Özledim seni.. Gül güzeli...
Bugün pazartesi... Sıkıcı bir günü-mumu- üflememize çok yok aslında... Uyumak istiyorum.. Bubahar çarpıyor insanı... Oysaki düşlerim başkaydı... Tılsımını kaybetmiş bir bahar... Şimdi isteksizlik ve bezginlik var ama uğruna yapılacak çok şey var daha. Şimdi hep birlikte kalkacağız ve güneşi o battığı yerden yavaşça göklere kaldıracağız... Gökler kızıla aydınlığa boyanacak yeniden.. "Güneşli günler göreceğiz çocuklar..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder